Glutensiz beslenme moda mı, ihtiyaç mı?

Son dönemin popüler terimi glüten, beraberinde pek çok soru işaretini de getirdi. Sağlıklı yaşam tutkunu çoğu insan glütensiz beslenmenin kodlarını araştırırken akıllara bunun bir gereklilik mi, yoksa yeni bir akım mı olduğu sorusu geliyor.

Glütenin kaynağı sadece unlu besinler midir?

Karabuğday, pirinç, kinoa gibi gıdalar doğal olarak glütensizdir. Ancak unutulmaması gereken bir şey var ki o da glütenin sadece unlu besinlerde bulunmadığı… Salata sosları, hazır köfteler, hazır çorba, paketli bisküvi ve çikolatalar gibi pek çok üründe glüten yoğun bir şekilde vardır.

Glütensiz beslenmeyi gerçekten benimsemek gerekir mi?

Bu popüler akımın yararları elbette yadsınamaz. Ancak bazı araştırmalar tam tahıllı ürünlerin insan sağlığı üzerindeki olumlu etkilerini de ortaya koyuyor. 31 farklı antioksidan içeren tam tahıllar, mide sağlığı, kardiyovasküler hastalıklar ve kansere karşı koruyucu özellik taşır. Glütensiz beslenmenin bir zayıflama metodu olmadığı da bilinmelidir. Doğal olarak glütensiz yaşamda kilo verilebilir, bunun nedeni az karbonhidratla beslenildiği içindir.  

Herkes glütensiz beslenmeli mi?   

Direkt çölyak hastalığı olmasa bile glütene hassasiyet olabilir. Ancak bu rahatsızlık dış etkenlere de bağlı olabilir. Bu nedenle glütensiz beslenme zayıflamaya çare olarak görülmeden doktor tavsiyesiyle uygulanmalıdır. Emin olmadan glüten kesilirse vücut tam tahıllı ürünlerden alacağı değerli içeriklerinden eksik kalabilir.