Bul
App Store Google Play

Diyetkolik'i telefonunda kullan

sitede bul
Reklamsız Kullan
facebooktwitterlinkedinwhatsappmail
Diyetkolik Diyetisyenim 04.10.2022 4 dakikada okunur
yorumlar
0
kaydet

Çok yemiyorum ama kilo veremiyorum!

Kilonuzu kontrol etmeye çalışırken beslenmenizin kontrolden çıktığı oldu mu? Düzensiz beslenme alışkanlıklarınız sizi yeme bozukluğuna sürüklüyor olabilir!

Çok yemiyorum ama kilo veremiyorum!

Toplumdaki kadınların %75’ inden fazlası farkında olmadan yeme bozukluğu davranışı gösteriyor. Düzensiz yeme, bel çevresini inceltme ya da daha ince bir bedene kavuşma girişimlerinin sonucunda sabitlenen durum olarak hayatımıza girer.

Çocuklar, bedenlerinin ihtiyacına göre yemek yemeye yönelir. Örneğin, tostun yarısını yiyip doyduklarını hissettiklerinde  ‘artık yemeyeceğim’ diyebilirler. Ancak yetişkinlerde diyet kültürünün yarattığı baskı bir süre sonra içgüdüleri bastırır. Bu da yemek yemenin düzensizleşmeye başlayacağı anlamına gelir.

Üstelik maalesef kilo vermek için kalori kısıtlayan ve düzensiz beslenen kişilerin birçoğu kilo kaybedemez aksine metabolizmalarının yavaşlamasına sebep olur. Çünkü vücut bir daha ne zaman yemek yiyeceğini bilemediği ve kıtlık psikolojisine girdiği için yediği her şeyi yağ olarak depolamak ister.

Düzensiz yeme nedir?

Basitçe anlatmak gerekirse düzensiz yeme, bazen yemek yemenin bazen ise yemek yememenin hayatınızın önüne geçtiği noktadır. Farkında olmadan çoğumuz düzensiz besleniriz. Farkında olmadan bu duruma devam ettiğimiz için bunu düzensiz olarak görmeyiz. Yeme bozukluğu olmasa bile düzensiz beslenmek mutluluk ve sağlığın önüne geçen bir durumdur. Ek olarak kilo vermenizi de zorlaştırıcı bir faktör olarak karşımıza çıkar.

Beslenme alışkanlığı nasıl bozulur?

Beslenme alışkanlığı binlerce sebebe bağlı olarak bozulabilir. En belirgin sebeplerinden biri henüz küçükken konulan yasaklardır. Gece 10’ dan sonra yemek yemenin, patates kızartması ya da çikolata yemenin yaramaz bir alışkanlık olduğu küçük yaşlardan itibaren aşılanır.

Sosyal medyanın yarattığı 36 beden olma isteğiyle besinlerle olan ilişki bozulur. ‘Kötü’ başlığı altında sunulan yiyeceklerin tümü yasak haline gelir ve yalnızca suçluluk hissi yaratır. Oysa hiçbir besin tek başına suçlu ya da tek başına kahraman olamaz!

Vücudunuzun yaşam boyunca aynı görünmesi gerektiğini mi düşünüyorsunuz? Flaş haber: Bu imkansız. 

Yeme bozukluğu ve düzensiz yeme aynı şey midir? 

Yeme bozukluklarının tümünde düzensiz yeme görülürken, düzensiz yeme yaşayanlar klinikte yeme bozukluğu olarak tanımlanmamıştır. 

Düzensiz yemek yiyor olabileceğinizi gösteren bazı işaretler

  • Sağlık için değil vücut ölçülerini değiştirmek için besleniyorsunuz.

  • Yemek yeme konusunda başkasının kurallarını kendinizde deniyorsunuz. 

Örneğin az yağlı yoğurdun daha sağlıklı olduğunu okuduğunuz için mi yiyorsunuz? Yoksa sevdiğiniz için mi?

  • Kafanızda yiyecekleri iyi veya kötü olarak ikiye ayırdığınız bir liste var. Yemeğe çok fazla güç yüklüyorsunuz. Sizin ona değil onun size sahip olmasına fırsat veriyorsunuz.

  • Özel günlerde arkadaşlarınızla yediğiniz her şeyi sonrasında telafi etmeniz gerektiğini düşünüyorsunuz.

  • Duygusal yemek yeme girişiminde bulunduğunuzda kendinizi suçluyorsunuz.

  • Yemek yemek sosyalleşmenizin önüne geçiyor, arkadaşlarınızla beraber plan yapamıyorsunuz.

  • Gün içinde yapacağınız egzersize göre yemek seçiyorsunuz. O gün kalori yakmadığınızda yemek yemenize izin vermiyorsunuz.

  • Açlığınızı görmezden gelerek yemek yeme saatlerinizi belirliyorsunuz.

Yapılan bir araştırmada, obez kişilerin yalnızca %2’sinin normal kiloya ulaştığı görülmüş. Aşırı kısıtlamaların sonucunda vücut biyolojik olarak kendini kısıtlar. Herkesin aynı şekilde beslenip aynı sonucu görmesi olanaksız. Genetik, çevre, vücut kompozisyonu veya kültürel yapı bunların her biri kişinin ne kadar yemek yemesi gerektiğini etkilerken neden tek bir standart olsun? Bu sadece akılları karıştırır.

Artık düzensiz yemek yemek istemiyorum ne yapabilirim diyorsanız, özgürlüğünüzü yeniden sağlayacak bir yerlerden başlamak gerekecek. İşte bunları deneyebilirsiniz.

  • Sezgisel beslenmeyi araştırın. Vücudunuzun isteklerine daima güvenin ve bedeninizin sesini dinleyin. Yemekle aranızı iyileştirmeye ve vücudunuzun ihtiyaçlarını dinlemeye başlayacaksınız. Eğer hemen fikir sahibi olmak isterseniz ''Vücudunuzu dinlemek:Sezgisel Beslenme'' başlıklı makalemizi inceleyebilirsiniz.

  • Sağlıksız ve aşırı kilolunun ne anlama geldiğini tekrar düşünün. Bir kişinin sağlıklı olup olmadığını yalnızca kilosuna bakarak söyleyemezsiniz.

  • Bu yolu kendi başınıza yürümek zorunda değilsiniz, profesyonel desteğe izin verin.

facebook twitter linkedin whatsappmail

İlk yorumu sen yap

Yorum yapan