Bul
App Store Google Play

Diyetkolik'i telefonunda kullan

sitede bul
Reklamsız Kullan
facebooktwitterlinkedinwhatsappmail
Diyetkolik Diyetisyenim 08.02.2024 8 dakikada okunur
yorumlar
0
kaydet

Okulda beslenme önerileri

Çocuğunuzun okulda ne yediğini takip etmekte zorlanıyor ve neler yapabileceğinizi bilmiyorsanız bu yazı tam size göre!

Okulda beslenme önerileri

Çocuklara sağlıklı yiyecekler yedirmek bazen çetin bir mücadeleye dönüşebilir, özellikle okuldalarsa ne yediklerinin kontrolü elinizden kayıp gidebilir. Günün neredeyse yarısını okulda geçiren çocuklar için okulda beslenme önerileri nelerdir? Okulda öğün yapmak şart mıdır? 

Çocukların sağlıklı ve güçlü kalabilmeleri, büyüyüp gelişebilmeleri için doğru besinlere ihtiyacı vardır. Çocuğunuzun okulda ne yiyip içtiğini takip etmeniz ilerde oluşabilecek aşırı yeme/ düzensiz yeme/ yetersiz beslenme gibi yeme bozukluklarının önüne geçilebilmesi açısından bir hayli önemlidir. Çocuklara yönelik beslenme, çocuğunuzun yaşamı boyunca uygulayabileceği sağlıklı beslenme alışkanlıkları ve beslenme bilgisi için bir temel oluşturulmasına da yardımcı olur.

İşte okulda beslenme önerileri:

●Kümes hayvanları, kuru baklagil,  deniz ürünleri, fındık ve yağlı tohumlar gibi protein kaynaklarına beslenme çantasında yer verin.

●Hazır meyve suları yerine taze sıktığınız meyve suyu, süt gibi içecekleri tercih edin. Hatta meyve suyu yerine meyvenin kendisini tercih etmek lif açısından zenginlik sağlar. 

●Meyve suyunu kendiniz sıkıyorsanız dikkat etmeniz gereken nokta kaç meyve kullandığınızdır, ölçülü olun, kendiniz bile sıksanız meyve sularının posasını kaybetmiş, bolca fruktoz içeren içecekler olduğunu unutmayın. Özellikle çocuğunuzda kilo problemi varsa meyve suyu yerine meyvenin kendisini tüketmesi porsiyon kontrolü açısından önemlidir.

●Ekmek, tahıl gevrekleri ve makarna seçimlerinde tam buğday olanları tercih edin. Makarna- köfte gibi bir ikili çocukların çok sevdiği alternatiflerdendir, bunu beslenme çantasında da mutlaka değerlendirin. Yanına da ayran ya da yoğurt gibi bir süt ürünüyle tamamlayıcı, dengeli bir öğün olacaktır.

●İlave ve rafine şekerleri, rafine tahılları, tuzu, trans yağları, doymuş yağları ve besin değeri düşük gıdaları beslenme çantalarında sınırlandırın.

●Çocuklarınıza besin etiketi okumayı öğretin. Sonu oz ile biten içeriklerin şeker anlamına geldiğini, kendisinin içeriği okuyarak şekeri fark etmesini ve ürünü bırakmasını teşvik edin.

●Çocuklarınıza iyi beslenmenin önemini öğretin ve çocuklarınızın sağlıklı beslenme alışkanlıkları kazanmasına yardımcı olun. Çocuğunuz beslenme konusunda ne kadar bilgi sahibi olursa, sağlıklı beslenme konusunda o kadar heyecan duyacaktır.

●Beslenme çantasında mutlaka meyve ve sebzeye yer verin.

●Yüksek oranda işlenmiş gıdalar yerine taze gıdaları seçin. Örneğin paketli yiyecekler yerine evde kendiniz o yiyeceğin daha sağlıklı halini çocuğunuzla birlikte yapabilirsiniz. Böylece hem kendi yaptığı bir şeyi okula götürmek için heyecanlanacak, hem de zararlı halinden uzak durmuş olacak.

●Beslenme çantasına koyduğunuz besinleri nasıl hazırladığınız da çok önemlidir. Örneğin köfteyi kızartarak değil, fırınlayarak yapmayı tercih edin, böylece en sağlıklı halini sunmuş olacaksınız. Çocuklar her zaman sağlıklı ibaresinden hoşlanmayabilir, arada bir kızartma yemek de isteyebilirler, o zamanlarda onu kırmayıp bazen onları da yiyebileceğini, yasak olmadığını ama daha iyi bir alternatifi olduğu için onu tercih etmediğinizi anlatın.

●Farklı yiyecekler farklı besin ögeleri sağlar; bu nedenle çocuğunuzun farklı çeşitlerde meyve ve sebze yediğinden emin olun. Çocuğun aklına meyve denildiğinde bir tek elma, armut gibi sıradan meyveler gelmemeli, sevdiği başka meyveler de olabilir, çeşitli davranarak bunu keşfetmesini sağlayın.

●Çocuklarının keyif aldığı besleyici yiyecekleri bulun ve beslenme çantasında bunlara mutlaka yer verin.

●Çocuğunuzun okulunda bir yemekhane varsa ve yemeğini oradan yiyorsa veliler olarak yemekhaneyi ziyaret edip çocuğunuzun ne yediğini, yemeklerin hangi ortamda pişirildiğini görmek sizin hakkınız, olumsuz bir durumda bunu dile getirmeniz sizin ve diğer çocukların beslenmeleri için önemli bir adım olacaktır.

●Tatlı olarak şerbetli tatlılar yerine sütlü tatlıları tercih edin. Çocuğunuz az yiyen biriyse ve tatlı varken beslenmesindeki diğer besinleri yemeyeceğini düşünüyorsanız tatlıyı küçük bir porsiyon koyduğunuzdan emin olun ve tabiki haftanın 5 günü okulda olan çocuğunuz için tatlıyı 2 kereden fazla çıkarmayın. Çocuğunuz kilo problemi yaşıyorsa haftada biri geçmemek ve yerine sevdiği bir meyveyi koymak iyi bir geçiş olacaktır.

●Okula giderken seyyar satıcılarda ya da kantinde açıkta satılan yiyecekleri almamaları konusunda çocuklarınızı mutlaka uyarın. Aksi takdirde enfeksiyon ve hastalıklara çok daha sık yakalanabilirler.

●Yeterli ve dengeli beslendiğini düşündüğünüzde çocuğunuza küçük ödüller verebilirsiniz.

●Eğer çocuğunuz kısa süreli bir eğitim alıyorsa yanına kuruyemiş ve süt gibi küçük atıştırmalıklar koyabilirsiniz.

●Teneffüs aralarında atıştırması için kuruyemişler ve kuru meyveler tercih edilebilir. Kuruyemişlerden ceviz, fındık, badem hem yüksek enerji sağlar hem de beyin gelişimini destekler.

Okul beslenmesinde öğretmenlerin desteği çok önemlidir

Bu süreçte öğretmenlere de büyük görev düşer, çocuklara sağlıklıbeslenme bilincinin aşılanabilmesi için çeşitli aktiviteler yapılabilir:

●Tüm sınıf birlikte yaptıkları ve sınıfta sergileyecekleri büyük bir yemek tabağı oluşturabilirler. Bu yemek tabağını yaparken tüm öğrencileri dahil etmek çok daha iyi öğrenip benimsemelerini sağlar. Tabakta meyve, sebze, protein kaynağı, süt ürünleri ve tahıllara yer vermek gerektiği vurgusu yapılmalı, dengeli beslenme mantığı anlatılmalı. 

●Öğrencilerden daha önce denemedikleri bir meyve ve sebzeyi getirmelerini ve onu tanımlamalarını isteyin. Daha sonra onlara seçilen yemeğin tadını ve besin değerini sorun: Meyve mi yoksa sebze mi? İkisi arasındaki fark nedir? Meyve ve sebzeler neden sağlıklı beslenmenin önemli bir parçası gibi sorularla beslenmedeki yerini fark etmelerini sağlayın.

●Öğrencileri gruplara ayırın. Her gruba altı adet dizin kartı verin ve öğrencilerin her birine bir sebzenin adını yazmalarını söyleyin. Hangi sebzelerin en sevdiği olduğunu ve hangisini denemek istediklerini tartışmaları için onlara birkaç dakika verin. Daha sonra her gruba, her bir sebzenin besin içeriğini (örneğin vitaminler, proteinler veya kaloriler) araştırmaları, bunları besin içeriğine göre sıralamaları ve bulgularını sınıfla paylaşmaları konusunda görev verin.

●Çocuklara kendi sağlıklı yemek restoranlarını açacaklarını hayal etmelerini söyleyin. Restoranlarının nerede olacağını, hangi yemekleri servis edeceklerini ve ne kadar personel tutmaları gerektiğini düşünmelerini sağlayarak başlayın. Yiyeceklerinin sağlıklı olmasını sağlamak için hangi kararları verirlerdi? Şimdi onlara 300.000 dolarlık sahte bir yatırım verin ve bir bütçe oluşturmalarını sağlayın! Onları ekipman satın alma maliyetlerini (hem fırın gibi mutfak ekipmanları hem de yazarkasa gibi satış ekipmanları), reklamları, personeli, dekorasyonu ve tabii ki yemeği araştırmaya teşvik edin. Öğrenciler paralarını nasıl harcayacakları konusunda nasıl farklılık gösteriyor? Karşılığında ne kadar kazanabileceklerini maksimuma çıkaracak şekilde parayı nasıl harcayabilirler? Böylece yine beslenme ile aralarında bir bağ kurulmasını sağlamış olacaksınız.

Gıda etiketleri bilgi yüklüdür. Her öğrencinin en sevdiği yiyeceklerden bir veya ikisinin etiketlerini getirmesini sağlayın. Daha sonra öğrencilerin, sağlanan bilgileri daha iyi anlamalarını sağlamak için etiketlerle ilgili soruları bireysel veya sınıf olarak yanıtlamalarını sağlayın. Örneğin, etiket üzerindeki anahtar terimlerin her birini (örneğin, toplam yağ, kalori, karbonhidrat, kolesterol) tanımlamalarını ve bir gıda ürünündeki toplam kalori sayısını belirlemek için porsiyon boyutu bilgisini kullanmalarını sağlayabilirsiniz. Bu aktivite aynı zamanda şu gibi ilginç tartışma sorularına da yol açabilir: Doymuş ve doymamış yağlar arasındaki farklar nelerdir? Günlük değer yüzdesi nedir ve nasıl hesaplanır? Son olarak, öğrencilerden, tüm bu bilgileri kullanarak, yiyeceklerinin "sağlıklı" olarak kabul edilip edilmeyeceğine karar vermelerini isteyebilirsiniz.

Abur cubur çocuğa yasaklanmalı mıdır?

Çocuklarınızın beslenme ile sağlıklı bir ilişki kurabilmesi, kendisi için zararlı ve faydalı olabilecek besinleri tanıyıp bunun bilinciyle tüketip tüketmek istememeye kendisinin karar vermesi, bu noktada en değerli şey. Çünkü her ne kadar çocuğunuza beslenme çantası hazırlasanız veya kantinden zararlı yiyecekler almamasını söyleseniz de bu onun değil sizin doğrunuz olacağı için çocuk için çok da anlamlı değildir. Bunun yerine çocuğun küçük yaştan itibaren beslenmenin büyümesine ve gelişmesine katkı sağlayacak şekilde yapılması bilinciyle yetiştirilirse bu çocuğun hem kendi kararlarını sağlıklı verebiliyor olmasını sağlar hem de ebeveynleriyle çok daha iyi bir beslenme ilişkisinde olmasına yardımcı olur. Tabiki her çocuk özellikle arkadaşlarıyla birlikteyken bir şeyler atıştırmak ister, bu da genelde sağlıksız diye tabir ettiğimiz abur cubur tayfasından kek, çikolata gibi gıdalar olur, bunu da her zaman olmamak koşuluyla bir ebeveyn olarak normal karşılamak gerekir. Burada yapılması gereken en doğru şey kesin yasaklar koymamaktır. Çünkü bir çocuk için yasak her zaman cezbedici olur, onun yerine zaten bunun zararlarını bilen çocuğa bir kısıtlama getirmek daha mantıklı olacaktır, örneğin ‘Haftada bir kez abur cubur günün olsun, o gün arkadaşlarınla bir atıştırmalık tüketebilirsin.’ demek sizi kötü ebeveyn yapmaz. Aynı şekilde haftada 1 kez yapılan bir eylem çocuğun beslenmesinin bozarak çocuğunuzu kötü beslenen çocuk yapmaz.

Çocuk kahvaltı yapmaya zorlanmalı mıdır?

Bir çocuk için bir şeylere zorlanmak tahmin ettiğinizden çok daha kötü bir his bırakabilir, bunakahvaltı etmesi için onu zorlamak da dahildir. Fakat kahvaltının akşamdan kalma uzun süreli bir açlıktan sonra vücudunda enerjisi bitmiş bir çocuk için ne kadar önemli olduğu da bir gerçek, hem fiziksel hem de bilişsel anlamda.. Peki ne yapılmalı? Öncelikle yapılacak şey çocuklarla bir savaş haline girmeden kahvaltıyı neden yapmaları gerektiğinin anlatılmasıdır. Bunu anlatırken çocuğun yaş grubuna göre anlayabileceği bir dil kullanmak gerekir. Örneğin 1. Sınıfa giden bir çocuğa ‘Bugün öğreneceğiniz ilk harfi en iyi şekilde yazmayı istersin değil mi? Bunun için sana bir sır vermeliyim: Eğer okula gitmeden önce benimle kahvaltı yaparsan beynin ellerine, gözlerine çok daha iyi yazmaları için emir verir, çünkü bir şeyler yediğinde beynini de beslemiş olursun. Tabi bir de arkadaşlarınla oynarken çok daha hızlı koşmak istediğini de unutmuşum, kahvaltı yaparsan bunun olacağına da eminim.’ Tarzında bir yaklaşım çocuğu bu konuda hem teşvik hem de motive edici bir konuşma olacaktır. Tabi oturup sizin de onunla birlikte yemeniz çocuğun iç dünyasında çok şey ifade eder, sadece konuştuğunuzu değil, uyguladığınızı görmek onun size olan inancını artırır.

Ergenlik döneminde okuldaki beslenme nasıl olmalıdır?

Ergenlik döneminde özellikle çocukların artan enerji ve protein ihtiyacı mutlaka karşılanmalıdır. 

Yağlanma bu dönemde artacağı ve kilo alımı kolaylaşacağı için basit şekerden, fazla yağlı besinlerden kaçınılmalıdır.

Ergenlik dönemi yemek bozukluklarının en fazla görüleceği zaman dilimlerindendir. Yanlış beden algısı, aynada kendine güzel görünme isteği, başkaları tarafından beğenilme arzusu gibi faktörler bu süreçte yeme bozukluklarına yol açabilecek etkenlerdir.

Beslenme saatleri bir düzen içerisinde olmalıdır.

Teneffüslerde ayaküstü sağlıksız gıdalara yönelim azaltılmalıdır. Yerine başka aktivite veya daha sağlıklı yemek alternatiflerine yönelmek iyi olabilir.

Zayıflama isteğiyle çok düşük kalorili diyetlere yönelerek besin alımını azaltmaya çalışmak okuldaki fiziksel ve zihinsel performansı ciddi anlamda düşürebilir.

Teneffüslerde fiziksel aktiviteye de yer verilmelidir.

Yeme bozukluğu görülen çocukların öğretmenleri tarafından okulda da takip edilmesi ve ayrıca bir diyetisyenden yardım alınması önemlidir.

facebook twitter linkedin whatsappmail

İlk yorumu sen yap

Yorum yapan