Bul
App Store Google Play

Diyetkolik'i telefonunda kullan

sitede bul
Reklamsız Kullan
facebooktwitterlinkedinwhatsappmail
Diyetkolik Diyetisyenim 26.10.2018 3 dakikada okunur
yorumlar
2
kaydet

Sağlığa zararlılar ama neden? İşlenmiş gıdaların 6 etkisi

Paketli ürünler, dondurulmuş gıdalar, konserveler ve daha niceleri... Beslenme programınızda bu besinlere yer vererek nelere sebep olduğunuzu öğrenin.

Sağlığa zararlılar ama neden? İşlenmiş gıdaların 6 etkisi

Günümüzde market raflarında işlenmemiş gıda bulmak deveye hendek atlatmaktan zor desek hiç de abartmış olmayız. Paketlenmiş tüm gıdalar, konserveler, dondurulmuş besinler ve birçok şarküteri ürünü işlenmiş gıda sınıfına giriyor. Tüm bunlar da neredeyse yiyip içtiğimiz “her şey” anlamına geliyor.

Bunları sağlıksız ve uzak durulması gereken besinler kategorisine sokan şey ise üretim safhalarında içlerine eklenen maddeler. Zararları artık neredeyse herkes tarafından öğrenilen yüksek fruktozlu mısır şurubu, Çin tuzu, aspartam, trans yağ ve diğer bazı maddelerin sağlığımıza çok ciddi etkileri var ve bu etkiler bize neden işlenmiş gıdalardan uzak durmamız gerektiği konusunda fazlasıyla sebep veriyor. İşte o etkiler:

1-Kilo vermeyi zorlaştırırlar

patates kizartmasi

Bu gıdalarda kullanılan mısır şurubu ve aspartam gibi içerikler kan şekerinde ani iniş çıkışlara neden olarak kısa süre içinde acıkmanıza ve daha fazla yemek yemenize yol açıyor. Bu kısır döngünün getirisi ise elbette fazla kilolar oluyor. Zaten obezitenin en sık rastlanan sebeplerinden biri bu gıdaların sıkça tüketilmesi.

2-Sindirim sistemini zorlarlar

hamburger

Eğer sıklıkla sindirime ilişkin sorunlar yaşıyorsanız bunun sebebi diyetinizde işlenmiş gıdalara fazla yer vermeniz olabilir. Fast food tipi işlenmiş yiyeceklerin lif oranı çok düşük, kalorisi ise fazla olduğundan ve hızlı bir şekilde tüketildiklerinden vücutta uzun süre kalıyorlar, yani sindirilmeleri oldukça zor. Çünkü vücudumuzun sindirim sistemi aslında işlenmiş gıdalara hiç uygun değil. Sindirim sorunlarınıza son vermek ve tabii diğer olumsuz etkilerinden de kurtulmak için bu yiyecekleri hayatınızdan çıkarmayı denemelisiniz.

3-Bağımlılık yaparlar

meyve sulari

Yukarıda da değindiğimiz gibi işlenmiş gıdalar sizi bir kısırdöngünün içine sokuyor. Bu besinleri tükettiğinizde vücudunuz serotonin denen mutluluk hormonunu salgılıyor. Fakat yedikten bir süre sonra serotonin salgılanması durduğundan aynı hazzı yaşamak için tekrar bu yiyeceklere yönelme ihtiyacı hissediyorsunuz. Bu bağımlılıksa işlenmiş gıdaların diğer olumsuz etkilerini ve kilo artışını beraberinde getiriyor.

4-Birçoğu yüksek miktarda katkı maddesi içerir

paketli urunler

Sosis, salam gibi şarküteri ürünlerine ve daha pek çok işlenmiş gıdaya raf ömürlerinin uzun olması için koruyucu madde ekleniyor. İçerdikleri katkı maddelerinin bazı hastalıkları tetiklediği ve kanserojen oldukları da araştırmacılar tarafından ortaya konuyor. Birçok uzman da özellikle bebeklerin ve küçük çocukların bu tür gıdaları tüketmemesi gerektiğini ileri sürüyor. Ayrıca yoğunluk artırma görevini üstlenen melamin maddesi bir çeşit sentetik olduğundan bu gıdaların kanserojen etkisini artırıyor. Bu konuyla ilişkili “Şeker bombası olduğunu bilmediğimiz 7 yiyecek” başlıklı yazımıza da göz atmanızı tavsiye ederiz.

5-Hormonal dengeyi bozarlar

jelibon

İşlenmiş gıdalara beslenme programında sık yer vermek vücudunuzun hormonal işleyişini bozuyor ve karın bölgesinde yağlanmaya neden oluyor

6-Kalp hastalıklarını riskini artırırlar

cips

Paketli ürünlerin içinde yer alan trans yağ vücuttaki yağlanmayı artırdığından bu durum sizi kalp hastalıklarına karşı daha savunmasız ve açık hale getiriyor.

İşlenmiş gıdaların tehlikelerinden kendinizi korumak için kesinlikle etiket okuma alışkanlığı edinmelisiniz. Bu tip gıdaların ambalajında içindekiler bölümünde üretim aşamasında eklenen MSG, renklendiriciler ya da mısır şurubu yazmayabiliyor. Çünkü belirli bir miktarın altında katkı maddesi içeren ürünlerin etiketinde bu maddeleri içerdiğine dair bilgi yer almıyor. Bunun önüne geçmenin tek yolu ise paketli gıdalardan uzak durmak.

Son olarak, light ürün olarak pazarlanan ürünlerin katkı maddesi içermeyen sağlıklı gıdalar oldukları yanılgısına kapılmamanız gerektiğini de belirtelim. Bu konuya “Light ürünler gerçekten kilo vermeye yardımcı mı?” başlıklı içeriğimizde daha ayrıntılı şekilde değinmiştik.  

facebook twitter linkedin whatsappmail

Yorumlar

Yorum yapan
Serenay Serenay

Serenay Serenay E kodu dediğiniz şeyler katkı maddelerinin kolayca isimlendirilebilmesi için kodlanmış halidir. Sitrik asitin de bir E kodu vardır onunda ismi E-330'dur. Sitrik asit limonda bulunan doğal bir asittir. Elde ediliş şekli ise şarap eldesi ile benzerlik göstermektedir yani fermentasyon. İnsanları E kodu ile korkutmaktan vazgeçin artık.!!!

05.12.2017
Yanıtla
Diyetkolik  Destek

Diyetkolik DestekMerhaba, öncelikle paylaşımımıza ilgin ve konuyu biraz daha açmamıza vesile olduğun için teşekkür ederiz. E kodlarında dikkat edilmesi gereken alt sınıflar vardır; E kodlarının 400 lü gruplarına dikkat edilmelidir. 400 alt grubunun bazı ülkelerde kullanımının yasaklanmıştır. Yasaklanmayan E 400 ürünlerinin ise yan etkilerinin olduğu saptanmış ve çalışmalarla belirlenmiştir. Bunun yanı sıra bahsetmiş olduğun E 319, E 296, E 330 gibi bileşikler asidite vermek adına kullanılır ve antioksidanik E kodları olarak adlandırılmaktdır. Bunların kullanımında sakınca yoktur ancak malik asit nasıl ki elmadan alınabiiliyorsa ve E 296 alımı insanlar için şart değilse, E 330 da aynı şekilde beslenme planına ek besinlerle alınması mümkün olabilir. E 330 için diyete narenciyeler yani portakal, mandalina ve limon gibi besinler eklenebilir. Üzerinde durmak istediğimiz bir nokta buydu; doğal yollardan alabildiğimiz içerikler adına işlenmiş gıdaları olabildiğince az tüketmeye gayret etmek. Mutlu ve sağlıklı günler. 05.12.2017

Irem Öztürk

Irem Öztürk ❤️❤️❤️❤️

24.12.2017
Yanıtla