Bul
App Store Google Play

Diyetkolik'i telefonunda kullan

sitede bul
Reklamsız Kullan
facebooktwitterlinkedinwhatsappmail
Diyetkolik Diyetisyenim 23.04.2024 5 dakikada okunur
yorumlar
0
kaydet

Bor içeren maden suyu tüketmek zararlı mı?

Son günlerde gündemi epey meşgul eden bor içeren maden suyu tartışmasını mercek altına aldık!

Bor içeren maden suyu tüketmek zararlı mı?

Bor, ülkemizin coğrafi konumundan kimya derslerinden ya da televizyondaki haberlerden oldukça aşina olduğumuz bir kimyasal elementtir. Bor, toprakta doğal olarak bulunur ve Dünya genelinde çeşitli bölgelerdeki madenlerden elde edilebilir. Doğada genellikle borat mineralleri şeklinde bulunan boru elde etmek için genellikle iki yöntem kullanılır: Madenlerden çıkarılması ya da laboratuvar ortamında sentezlenmesi.

En yaygın bor minerali borakstır. Boraks genellikle boraks madeni adı verilen yeraltı bor rezervlerinden çıkarılır. Boraks madeni, bor minerali içeren geniş tabakalar halinde bulunan yeraltı depolarıdır. Madencilik şirketleri, bu madenleri açığa çıkarmak ve boraksı çıkarmak için maden ocağı açarlar.

Bor ayrıca, laboratuvar ortamında da sentezlenebilir. Borun sentezlenmesi için kullanılan yöntemlerden biri, bor gazının hidrojen gazı ile birleştirilerek borhidrür bileşiği oluşturulmasıdır. Daha sonra borhidrür, başka bir kimyasal reaksiyonla bor elementine dönüştürülebilir.

Elbette, bor elde etme yöntemleri ve kullanım alanlarıyla ilgili daha ayrıntılı bilgiler mevcuttur. Ancak, bu genel bir bakış sağlamak için yeterli temel bilgilerdir.

Bor içeren maden suyu

Borlu maden suyu, bor minerallerinin doğal olarak bulunduğu yeraltı kaynaklarından elde edilen mineralli suyun bir formudur ve genellikle borlu maden suyu, doğal mineralli suya bor bileşiği (genellikle borik asit ya da boratlar) eklenerek elde edilen bir içecektir. Türkiye’nin Dünyadaki en büyük bor rezervine sahip olması nedeniyle yüzey ve yeraltı sularının borla karışabilme ihtimali de bizleri maden sularının bor içeriklerine odaklanmamıza itiyor. Borlu maden suyu, çeşitli marka ve üreticiler tarafından piyasaya her geçen gün sürülmektedir. Bu içecek, çeşitli mineral ve iz elementler içerirken, bor içeriği de özellikle vurgulanır. 

Bu konuda asıl odaklanılması gereken konu ise bor tüketim miktarının ne kadar olması gerektiğidir çünkü bor içeren maden suyu tartışmasından sonra insanların ortaklaşa merak ettiği bir diğer konu ise günlük bor tüketim miktarının ne kadar olması gerektiği oldu. Ancak, bu soruya kesin bir cevabı bulmak oldukça zordur çünkü farklı kurumlar tarafından belirlenen farklı referans değerleri bulunmaktadır. Bor tüketimiyle ilgili standartlar, ülkelerin gıda güvenliği ve sağlık standartlarına bağlı olarak düzenlenmektedir. Bu standartlar, ülkenin coğrafi şartları, su kaynaklarında bulunan mineral miktarı ve toplumun genel gıda alışkanlıkları gibi faktörler göz önünde bulundurularak belirlenebilir.

Sonuç olarak, günlük bor tüketim miktarı için uluslararası düzeyde kesin bir standart bulunmamaktadır ve ülkeden ülkeye referans düzeyi değişebilir. Buna rağmen, birkaç sağlık kuruluşu tarafından belirlenen farklı referans değerleri bulunmaktadır ve şüphe durumlarında bu belirlenen referanslara başvurulabilir.

Türkiye Sağlık Bakanlığı’nın bu konuda doğal mineralli sulara eklenebilecek maddelerin üst sınır değerlerini belli bir mevzuatlara göre belirlemiş olsa da bor için net bir ölçütü bulunmamaktadır. Öte yandan Dünya’nın çeşitli yerlerinde farklı ölçütler de bulunmaktadır:

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ): İçme suyu için günlük 2,4 mg/L.  Yetişkinler için günlük alımı 1 - 13 mg/gün olarak belirlemiştir.

Avustralya Ulusal Sağlık ve Tıp Araştırmaları Konseyi: Yetişkinler için önerilen içme suyu miktarı, 4 mg/L olarak belirlemiştir.

Avrupa Birliği: Yetişkinler için önerilen içme suyu miktarı, 1 mg/L olarak belirlemiştir.

NIH: Yetişkinler için günlük belirlenen miktar, 20 mg/gün olarak belirlemiştir.

Bor içeren maden suyu tartışması

Bahsi geçen tartışmada, zengin bor içeriğine sahip bir maden suyu markasının yaşadığı sorunda, geçtiğimiz günlerde bir maden suyunun içeriğinde ‘’yüksek miktarda bor bulunduğu’’ gerekçesiyle tüketilmemesi gerektiği ve söz konusu ülkede maden sularının toplanması gerektiği iddiaları birçok insanın aklına soru işaretleri getirdi. İsviçre Federal Gıda Güvenliği ve Veterinerlik İşleri Dairesi, insan sağlığına zararlı olduğu gerekçesiyle bir Türk markası maden suyunun tüketilmemesi gerektiğini duyurdu. Ülkenin en çok tercih edilen maden suyu markalarından biri olan tartışmalı maden suyu markasından beklenen cevap geldi: ‘İsviçre’de yapılan analizlerde maden sularımızdaki bor minerali miktarı en fazla değeri 1 olması gerekirken 2 olarak tespit edilmiştir. Aradaki bu farkın İsviçre Federal Gıda Güvenliği ve Veterinerlik İşleri Dairesi’nin sağlık açısından son derece tehlikeli olduğu söyleniyor. Açıkçası, böyle bir kanıya nasıl vardıklarını bilmiyoruz öyle ki bugün sağlıklı yaşam için insanlar bor minerali takviye gıdaları tüketiyor. Kaldı ki, İsviçre 1’e 2 oranını tehlikeli olarak belirlerken, AB üye ülkelerinde mevzuat oranı 1’e 5. Amerika’dan Avusturalya’ya, Hollanda’dan Belçika’ya pek çok ülkeye ürün gönderen bir marka olarak İsviçre’ye de 7 yıldır ürünlerimizi gönderiyoruz.’ diye ekledi. Öte yandan, İsviçreli yetkililere göre bor, fetal gelişimi ve doğurganlığı etkilediği için uzun vadede sağlık sorunları kaçınılmaz bir son olarak görülüyor.

Peki bu tartışmanın kazananı kim?

Bir üst başlıkta belirttiğimiz sayılara odaklanırsak, İsviçre’deki analize göre 200 mL bir şişe maden suyunda yaklaşık 2 mg bor bulunduğu göz önünde bulundurulduğunda, günde 10 şişe maden suyu içildiği taktirde alınması gereken günlük sınırın aşılabileceği anlamına geliyor.

İsviçre’nin maden sularında "2" mg değerinde tespit edilen bor miktarını halkı için tehdit olarak algılayıp ürünleri geri göndermesi, Avrupa Birliği’nin almış olduğu kararını (1 mg/L) kararını standart olarak esas aldıklarını göstermektedir. Fakat, adı geçen Maden Suyu, referans olarak DSÖ ve EPA’yı (2,4 mg/L ve 4 mg/L) aldığından insan sağlığı için risk oluşturmayacak değerlere sahip olduklarını savunuyorlar. Yani uzun lafın kısası, maden suyunun “tehlikeli” ya da “sağlıklı” olup olmadığı, hangi kurumu baz aldığınıza göre değişiyor. Bu tartışmanın asıl nedeni, bor tüketimi hakkında uluslararası bir üst limitin olmamasından kaynaklanmaktadır.

Bor içeren maden suyu tüketmek sağlığa zararlı mıdır?

Bor, bazı araştırmalara göre insan sağlığı için faydalı olabilecek bir unsur olarak kabul edilmektedir. Borlu maden suyunun bazı iddia edilen faydaları arasında yer alır:

1. Kemik sağlığı: Bor, kemik sağlığınızı desteklemeye yardımcı olabilir ve osteoporoz riskini azaltır.

2.Hormonal dengenin belirlenmesi: Bor, hormonlarla ilişkilendirilmiştir ve hormonal dengeyi desteklemeye yardımcı olabilir.

3. Beyin fonksiyonu: Bazı araştırmalar, borun beyin fonksiyonunun desteklenebileceğini ve bilişsel bozukluğun iyileştirilebileceğini önermektedir.

Bununla birlikte eklemekte fayda vardır ki hatırlanması gereken önemli nokta, borlu maden suyunun sağlık üzerindeki etkileri konusunda henüz kesin bir fikir birliği olmamasıdır. Borun insan sağlığı üzerindeki etkileri hala araştırılmakta ve bazı çalışmaların devamlı sonuçları sunulmaktadır. Bu nedenle, herhangi bir sağlık durumu veya tedavi için borlu maden suyu ya da herhangi bir takviye kullanılmadan önce bir sağlık uzmanına bağlanmak önemlidir.

facebook twitter linkedin whatsappmail

İlk yorumu sen yap

Yorum yapan