Stresli ve telaşlı bir yaşam tarzı ile beslenmeyi dengelemek için 5 ipucu

,''Bir ordayım bir burada, stresim çok nasıl diyet yapayım?'' diyenler buraya. Küçük değişiklikler büyük yollar almanızı sağlayabilir.

Sağlıklı kalmak zaten çok zor bir iştir, ancak yoğun bir programınız varsa, bu görev neredeyse imkansız hale gelir. Buradaki anahtar kelime “neredeyse”. Yani tamamen imkansız değil. Ne kadar yoğun bir programınız olsa da aklınıza koyduğunuzu başarabilir ve dengelemeyi öğrenebilirsiniz. İmkansız gibi gözüken bu görevi gelin hep birlikte aşalım.

Kahvaltıyı atlama

Kahvaltı kelimesi sizin için ne ifade ediyor? İşe gitmeden önce hızlıca bir şeyler yediğiniz bir öğün mü yoksa hazırlaması zor gelen bir öğün mü? Bir düşünün, uykudayken en az 8 saat oruç tutuyorsunuz. Sizce de 8 saat açlıktan sonra vücudunuzun bir besine ihtiyacı yok mu?  Pek çok insan, kahvaltıyı atlayıp öğlene, hatta daha geç saatlere kadar aç kalır ve bu da sağlığınız üzerinde zararlı etkilere neden olabilir.

Yapmaya çalıştığımız şey,  kendinizi haşlanmış yumurta ve sebzeler ile zorla beslemeye başlamanız gerektiğine sizi ikna etmek değil. Hafif yoğurt bazlı bir smoothie, size enerji vermek ve kan şekeri seviyenizi dengelemek için vücudunuza yeterli miktarda sağlıklı yağ, karbonhidrat ve protein sağlamak için yeterli olabilir. Bir gece önceden hazırlayıp buzdolabında saklayabilirsiniz, sabahları daha da lezzetli olur ve size zaman kazandırır. Özetle sizi mutlu edecek pratik öğünü bulmaya çalışın.

Fast food'u yok et

Stresli ve hızlı tempolu bir işte çalışırken, özellikle kahvaltıyı atlıyorsanız, tüm isteklerimizi yatıştıran hızlı bir öğle yemeği yeme eğiliminde olabiliriz. Fast food en yaygın seçimdir, çünkü hızlı yapılır anacak maalesef yağ ve şeker açısından zengindir. Sorun şu ki, bütün gün bir ofiste çalışıyorsanız, o kadar fazla kalori yakamazsınız ve fast food genellikle almanız gereken enerjiyi aşacak kalori dengesindedir. Maalesef masum gördüğümüz salataların bile sosları sayesinde enerjileri artar ve korkutucu bulduğunuz bir çizburger kadar kalorili olabilir.

Fast food sadece formunuz için kötü değildir, aynı zamanda yüksek tansiyon ve diğer kalp problemlerine de neden olur, bu da stresli işlerde çalışırken sizin için ekstra bir risk faktörü oluşturur. Bunun yerine, öğle yemeğinizi hazırlamaya çalışın. Karmaşık ve zor olmak zorunda değil- tam tahıllı ekmek ve düşük kalorili soslu basit bir salata veya sandviç gayet iyi olacaktır. Sizi oldukça uzun süre tok tutabilir ve çok daha sağlıklıdır.

Su için

İşe odaklandığımızda bir başka kötü alışkanlıkta, yeterince su içmeyi sık sık unutmamızdır. Bütün gün bilgisayar ekranına bakmak ve çok az sıvı tüketmek veya hiç sıvı tüketmemek migrene sebep olabilir; bununla birlikte daha az üretkenlik, karamsarlık, beyin bulanıklığı ve sinirlilik getirebilir.

Sabah içtiğiniz o büyük fincan kahveyi de denkleme ekleyin çünkü kahve sizi daha da susatır ve kaygıya neden olabilir. Kendinize su içmeyi hatırlatmak için masanızın üzerinde her zaman büyük bir su matarası veya sade bir şişe bulundurun ve her boşaldığında doldurduğunuzdan emin olun.

Atıştırmalıklarınızı akıllıca seçin

İş yerinde abur cubur yeme eğilimindeyseniz, ki hepimiz öyleyiz, gördüğünüz ilk kurabiyeye kapılmayın. Elbette, meslektaşınızın getirdiği o çörekler davetkar görünür, ancak ardından gelen şeker artışı ve ani çöküşü hiç de davetkar değil. 

Neden iş atıştırmalıklarınızı kendiniz hazırlamıyorsunuz? Bazen bir porsiyon meyve ile sütlü kahve bazen de bir bardak kefir ve iki adet galetayla atıştırmalık hazırlamak oldukça basit! Ayrıca bunları kendiniz yapmak zorunda bile değilsiniz- sağlıklı ürünlerde uzmanlaşmış çok sayıda dükkan var!

Yemek hazırlığı

Doğru yemeği yediğinizden emin olmanın açık ara en ucuz ve sağlıklı yolu kendi yemeklerinizi hazırlamaktır. Bu yoğun programda, kimsenin her gün yemek yapmaya vakti yok ve hareket halindeyken sağlıklı beslenmek zor bir iştir. Ancak süreci biraz daha az karmaşık hale getirmenin yolları var. Yemek hazırlığı oldukça kolay bir başlangıçtır ve bu, basitçe önceden daha çok miktarda bir yemek pişirmeniz ve öğle yemeğini işe getireceğiniz kadar porsiyona ayırmanız anlamına gelir. Gelecek haftanın öğle yemeklerinden bazılarını pazar akşamından hazırlayabilirsiniz. Önümüzdeki üç ila dört gün boyunca buzdolabında kalacaklardır. Hazır yemek yemediğiniz günlerde, hareket halindeyken bir şeyler alabilirsiniz. Her iki durumda da, fast food sipariş etmekten çok daha iyidir.

İş yerindeki stres, farkına bile varmadan yüksek kalorili sağlıksız yiyecekler yememize neden olabilir. Bir gün uyandığınızda kocaman göz torbalarınız, yağlı bir cildiniz, tansiyonunuz ve şekerinizin yüksek olduğunu fark etmek istemezsiniz. Bu nedenle, işinizde önünüzde çok şey olsa bile sağlıklı öğünler planlamaya başlamanız çok önemlidir. Aynı anda hem sağlıksız hem de üretken olamazsınız.